25 Ağustos 2011 Perşembe

Zaman

Zamanla soyutlar mı insan kendini toplumdan? Nereye kadar gider soyutlama? İnsan neden yalnız kalmak ister? Yalnızlık neye çaredir? Yada herkesin dediği gibi en büyük ilaç zamandır da insan bu zamanı yalnız mı geçirmek ister? Peki zaman gerçekten ilaç olabilir mi her acıya?

Hayır. Bazı acıların ilacı yoktur. İlacı olmayan acılara da zaman yaraya tuz basmak gibidir. Her şey daha da kötüye gider ya bazen işte o zaman “ zaman “ dan nefret edilebilir işte o zaman sadece güzel anlarda demekten vazgeçip daha da kötülerini görmemek için “ Ey Zaman! Geçme, dur! “ deriz üstad Goethe’nin dediği gibi.

Bir bilgisayar oyununda vardır zamanı geri alan kumlar. Bir hançerin düğmesine basarsınız bir dakikaya geriye gidersiniz. O hançeri büyük kum saatine sapladığınızda ise evrenin yaratılışına kadar gidebilirsiniz. Bir amerikan filminde zaman makinesi kullanılır. Gitmek istediğiniz tarihi makineye girersiniz 88 mil hıza ulaşırsınız ve… Işık olup gidersiniz, gittiğiniz yere de ışık gibi gelirsiniz. Gözlerinizi açarsınız ki makineye girdiğiniz tarihtesiniz.

Oyunlar hep heyecan vericidir ama gerçek olamadıkları için oyundurlar. Filmler bize yaşamak istediğimiz hayatları gösterirler ama o hayatları yaşayamayacağımız için film olarak kalırlar. Ve gerçek hayatta zamanı geri alacak bir teknoloji yoktur. O yüzden her an yeganedir ve bu teklikle özeldir. O yüzden bir hatanın telafisi çok ağırdır. O yüzden bir anne yeni doğmuş bebeğini ilk kucağına aldığı andaki mutluluğu başka hiçbir zaman yaşayamaz.

O yüzden kırılan kalpler bir daha tamir olmaz. Sevgi ve saygı kazanmak bir ömre bedelken tek bir saniyelik hata ile kazanılan her şey yitirilebilir. Bir dost kazanmak yıllar sürebilirken küçücük bir hata ile, bir zayıflık ile kazanılan her dost kaybedebilir ve bu kaybetmişlikle başka bir insan olup çıkabilirsiniz. Yalnız kalabilirsiniz.

“ Zaman “ ile baş başa kalırsınız… Her şey onunla daha da kötüye gitmiştir. Ama yanınızda yine o vardır. Bırakmaz sizi. Hem yanınızda hem karşınızdadır. Hem en büyük kösteğiniz olmuştur hem de destek olma vaadinde bulunmuştur.

Zamanla soyutlanırsınız herkesten her şeyden… Kalabalıklar içinde yalnız kalırsınız. Işıklar altında lambaların aydınlatamadığı karanlık bir nokta olarak durursunuz, sessiz ve kimsesiz. Durursunuz öylece…   11.07.2010




Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...